Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından yaptığı açıklamada, “Türkiye bugün yeni bir diriliş mücadelesi veriyor. Hiç kimsenin, bu ülkenin ve bu milletin istiklaline ve istikbaline el uzatmayı aklından dahi geçirememesi için büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. ‘Dâhili ve harici bedhahların’ gizli veya açık tüm saldırılarına rağmen, tek yürek, tek bilek, tek vücut olarak, yedi düvele karşı vatan müdafaası yapıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanların ve Türk Milleti’nin Cuma günü başlayacak Kurban Bayramı'nı tebrik ederek, kurban için tüm kurumların hazırlıklarını tamamladığını belirtti.
Türkiye’de kesilecek kurbanlık hayvanların tamamının yerli üretim olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurbanlık satış ve kesim yerlerinin temizliği konusundaki tedbirlerin ağırlıklı olarak yerel yönetimler vasıtasıyla alındığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurban kesim yerlerinde yoğunluk yaşanmaması için bayramın ikinci ve üçüncü günlerinde de kesim yapılmasını tavsiye ederek, bayramda yolculuğa çıkacak vatandaşları da kurallara uyma konusunda uyardı.
“83 MİLYON VATANDAŞIMIZIN HER BİRİNİN YANINDA YER ALMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”
Bayramlaşmalarda “TAMAM” diye ifade ettiği “temizlik, maske ve mesafe” kurallarına uyulmasını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah çoğu gitti azı kaldı. Salgın dönemini geride bıraktığımızda inşallah yaptığımız fedakârlıkların karşılığını ziyadesiyle alacağımız güzel günler bizi bekliyor. Milletimizin salgın dönemindeki istihdam kaybını önlemek ve sosyal destek ihtiyacını karşılamak için çeşitli kalemlerde 26,5 milyar liralık karşılıksız nakit ödeme yaptık. İnşallah bundan sonra da 83 milyon vatandaşımızın her birinin yanında yer almayı sürdüreceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mersin'in Mut ilçesinde askerleri taşıyan otobüsün kaza yapması sonucu şehit ve yaralıların olduğunu anımsatarak, “Rabbim inşallah bu askerlerimizi şehitler safında haşreder. Kendilerine rahmet, yaralılarımıza da Allah'tan şifa diliyorum. Milletimizin de başı sağolsun” diye konuştu.
“VESAYET OYUNLARIYLA, TERÖR ÖRGÜTLERİNİN SALDIRILARIYLA, DARBE GİRİŞİMLERİ İLE YIKILAMAYAN BİR ÜLKEYİZ”
Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin iki yıllık değerlendirmesini geçen hafta kamuoyu önünde yaptıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Hamdolsun Allah'ın yardımı ve milletimizin desteği ile tüm zorlukların üstesinden geliyor ve hedeflerimize doğru adım adım ilerliyoruz. Hep ifade ettiğim gibi en büyük gücümüz birliğimiz, beraberliğimiz, kardeşliğimizdir. Vesayet oyunlarıyla, terör örgütlerinin saldırılarıyla darbe girişimleri ile siyasi ve ekonomik tuzaklarla yıkılamayan bir ülke oluşumuzu işte bu hasletlerimize sıkı sıkıya bağlı olmamıza borçluyuz. Bu gerçeği görenler tüm güçleriyle milletimizin birliğine, ülkemizin bütünlüğüne, devletimizin egemenlik haklarına saldırmaktadır. Türkiye'yi hâlâ geçmişin zayıf ve ürkek devleti zannedenler bu saldırılarla netice almayı, ülkemizin üzerinde yeniden tahakküm kurmayı hayal ediyorlar. Hâlbuki artık her alanda altyapısını geliştirmiş, egemenlik haklarını kullanma iradesine sahip bir Türkiye var. Kendi gerçeklerinin ve gücünün idrakinde bir Türkiye var.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimsenin hakkında, hukukunda, toprağında, huzurunda, zenginliğinde gözleri olmadığına vurgu yaparak, “Tek arzumuz ve tüm gayretimiz kendi hakkımızı, hukukumuzu, çıkarlarımızı korumaktır. Bu anlayışa dayatmayla karşımıza çıkanlara, cevabımızı uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru gücümüzle vermekten asla çekinmiyoruz, çekinmeyeceğiz. Müzakere ve adil anlaşmalar yoluyla çözülebilecek meselelerde oldubittiyle ülkemizi dışlamaya kalkanlar her seferinde bu cevapla karşılaşacaklarını bilmelidir” açıklamasında bulundu.
“HEM SAHADA HEM MASADA YENİ DÖNEMİN GEREKLERİNE GÖRE MÜCADELEMİZİ VERİYORUZ”
Dünyada devletler ve toplum arasındaki mücadele yöntemlerinin değiştiğinin farkında olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hem sahada hem masada yeni dönemin gereklerine göre mücadelemizi veriyoruz. Bugüne kadar elde ettiğimiz kazanımları, millî duruşumuzu devlet ruhuyla mütenasip mücadele yöntemleriyle tahkim ederek sergiliyor olmamıza borçluyuz. İnşallah bundan sonra da aynı anlayış ve azimle yolumuza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin ibadete açılmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Fatih’in 1453 yılında camiye çevirdiği İstanbul’un gözbebeği Ayasofya, artık medeniyetimizin zirve sembollerinden biri olarak milletimize ve tüm İslam dünyasına, tüm Müslümanlara bir ibadethane olarak hizmet vermeyi sürdürecektir. Buradan Müslümanlar dışında Hıristiyan âlemi de aynı şekilde gelip ziyaretlerini yapabilecektir” dedi.
Ayasofya’nın yapılış amacına uygun şekilde ibadethane olarak kullanılmasının her inançtan insanı mutlu ettiğine inandıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bundan bir asır önce vatan toprakları işgal edildiğinde yüz binlerce İstanbullu Sultanahmet ve Ayasofya’nın önünde toplanarak 700 senelik tarihin ağlayan minareleri önünde yemin ediyoruz diye başlayan ahitlerini tüm dünyaya haykırmıştı. Fatihlerin, Yavuzların, Kanunilerin ülkesi istiklalsiz kalamaz, birbirimize ellerimizi uzatalım tek bir hedefe yalnızca Türk istiklali ve hürriyeti gayesine doğru yürüyelim diyerek şahlanan bu milletin önünde kimsenin duramayacağı birkaç yıl içinde ortaya çıkmıştı. Milletimiz varını yoğunu ortaya koyarak düşmanı topraklarımızdan attıktan sonra da yine bu mabedin kubbeleri şükür dualarıyla inlemişti. Bugün biz de 83 milyon hep birlikte Ayasofya ve Sultanahmet başta olmak üzere tüm camilerimizin minarelerinin önünde yemin ediyoruz ki milletimizin son ferdi de son nefesini vermeden bu mabetler ağlamayacak, mahzun kalmayacaktır. Bugün yeniden yemin ediyoruz ki ezanımıza, bayrağımıza, vatanımıza kimsenin el uzatmasına izin vermeyeceğiz. Türkiye bugün yeni bir diriliş mücadelesi veriyor. Hiç kimsenin bu ülkenin ve bu milletin istiklaline ve istikbaline el uzatmayı aklından dahi geçirememesi için büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa ediyoruz. Dâhili ve harici bedhahların gizli veya açık tüm saldırılarına rağmen tek yürek, tek bilek, tek vücut olarak yedi düvele karşı vatan müdafaası yapıyoruz.”
“CAMİLERİMİZ BU ÜLKENİN SİLÜETİNDE NE KADAR ÖNE ÇIKIYORSA HEDEFLERİMİZE O KADAR YAKLAŞIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Büyük Çamlıca, Ataşehir Mimar Sinan camilerini inşa ettiklerini, Levent ve Taksim’de cami inşaatlarının devam ettiğini, Ankara’da da Millet Camii ve Melike Hatun Camii’ni hizmete açtıklarını belirterek, “Camilerimiz bu ülkenin silüetinde ne kadar öne çıkıyorsa hedeflerimize o kadar yaklaşıyoruz demektir. Buna karşılık camilerimiz ne kadar boş kalırsa gönül toprağımız o kadar çoraklaşıyor demektir. Onun için gençlerimize sesleniyorum gençler, camilerimizi ihmal etmeyin. Gençler, camilerimizde ne kadar secdeye kapanırsanız biliniz ki camilerimizle birlikte siz de o kadar güçlü olacaksınız” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ayasofya’nın yeniden ibadete açılışı, secdelerle yeniden buluşması, camilerden bir caminin hizmete girmesi demek değildir. Bu adımla bir milletin adeta yeniden doğuşuna şahitlik ediyoruz. Bir zamanlar topluca sabah namazları derdik ve gençlik olarak lise çağlarımız hep birlikte sabah namazlarına giderdik. Şimdi yeniden aynı dönemin aynı sürecin başlamasının Ayasofya’yla çok ama çok önemli olduğuna inanıyorum” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde 500 kişilik bir güvenlik ekibinin sürekli görev yapacağını bildirdi.
“ÜLKEMİZE EN GÜZEL HİZMETLERİ VERMEYE ÇALIŞIRKEN, MİLLETİMİZİN BİZE İŞARET ETTİĞİ EKSİKLERİMİZİ DE TAMAMLAMANIN GAYRETİ İÇİNDEYİZ”
Ayasofya’nın cami olarak hizmete sunulması sürecinde muhalefetin tavrını eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bunlar için milletimizin Ayasofya’nın asli işlevine kavuşturulması talebinin olduğu gibi, ülkemizin sınırlarının terör örgütleri tarafından kuşatılmasının da siyasi ve ekonomik tuzaklara maruz kalmamızın da bir anlamı yoktur. Bunlar için ülkemizin Doğu Akdeniz’deki, Ege’deki haklarını koruma mücadelesi de aynı hükümdedir. Terör örgütlerine göz kırpan, darbecilere arka çıkan, ülkesini her fırsatta yabancılara şikâyet eden, kendilerine millete hizmet için emanet edilen imkânları heba eden bu zihniyetin yaptığı işin adı muhalefet olamaz. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir demokrasi tanımı veya uygulaması yoktur.”
“Hayatımızın hiçbir döneminde mükemmel olduğumuzu, her şeyin en doğrusunu bildiğimizi, en idealini yaptığımız iddia etmedik, etmiyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsan kendisine bahşedilen en büyük nimet olana aklı yanında eksikleriyle, zaaflarıyla, hatalarıyla maruf bir varlıktır. Biz ülkemize ve milletimize her alanda en güzel hizmetleri vermeye çalışırken, aynı zamanda milletimizin bize işaret ettiği eksiklerimizi de tamamlamanın gayreti içindeyiz” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı olarak şu anda büyük bir gayretle gerek Parlamento’nun içinde, gerek Parlamento’nun dışında millet için gayretlerini sürdürdüklerine dikkati çekerek, “Rabbim Cumhur İttifakı’nın bu dayanışmasını inşallah daha da güçlü bir şekilde yola devam etmesini bizlere nasip etsin” duasında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı’nda istişareler sonucu karara bağlanan hususları da şöyle açıkladı: “Bu bayramda altıncı defa 12,4 milyon emeklimize biner lira bayram ikramiyelerini ödüyoruz. Bugüne kadar ödediğimiz bayram ikramiyesi tutarı, bunu muhalefetin aklında iyi tutması lazım, bakın ne kadar biliyor musunuz? 64,2 milyar liradır, küsuratı koyalım, 64 milyar lira. Ayrıca, engelli ve yaşlı aylıklarıyla evde bakım ücretlerini de bayramı beklemeden hesaplara yatırıyoruz. Aynı şekilde yükseköğrenim öğrencilerimizin kredi ve burs ödemelerini de bayram öncesi tamamlayacağız. Bu kapsamda 1 milyon 55 bin öğrencimize 603 milyon liranın üzerinde ödeme yapacağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, fındık alım fiyatlarını da belirlediklerini aktararak, “Yüzde 50 sağlam iç esasına göre Giresun kalite kabuklu fındık için Toprak Mahsulleri Ofisimizin kilogram alış fiyatı 22,5 liradır. Levant kalite kabuklu fındık için ise bu fiyat kilogramda 22 liradır. Ayrıca, yüksek randımanlı fındık tesliminde ortalama kilogram başına 1 lira, alan bazlı mazot ve gübre desteği olarak da yine kilogram başına 2 lira destekleme ödemesi yapıyoruz. Böylece fındık üreticisinin kilogramdaki kazancını 25 ila 25,5 lira düzeyine yükseltmiş oluyoruz” açıklamasında bulundu.
YORUMLAR